Yara İzi (Skar) Tedavisi , kaza veya cerrahi işlemler ya da muhtelif başka nedenler sebebiyle meydana gelmiş olan yara izi ve skar denilen yapılaşmaların, görünürlüğünü mümkün olabildiğince az hale getirmek, mümkünse tamamen yok etmek amacıyla gerçekleştirilen tedavi yöntemlerinin tümünü kapsamaktadır. Günümüz teknolojisi koşullarında  yara izlerinin ve skarların görünümünün yok edilmesine yönelik önemli ölçüde başarılı sonuç veren ve yara izi ya da skarın durumu ve özelliğine göre değişik şekillerde uygulanabilen tedavi yöntemleri mevcut bulunmaktadır. Yara izi ve skarların tedavisi, kişilerde izlerin yaratmış olabileceği istenmeyen görüntü bozukluğu ve deformasyonun ortadan kalkması ile estetik açıdan fayda sağlamakla birlikte, izlerin yaratabileceği negatif psikolojik etkilerin de yok edilmesi açısından oldukça yararlı bir uygulamadır.

Yara İzi ve Skar Nasıl Oluşur?

Yara izi ( Skar ) Tedavisi, derinin hasar görmesi sonucunda cilt bütünlüğünün bozulması ile, cilt dokusunun kendini tamir etme ve yenileme eylemi sonucunda oluşan yeni dokuya verilen isimdir. Yanıklar, yaralar, deri yüzeyinde meydana gelebilen çeşitli enfeksiyonlar, travma ve kazalar, yaralanmalar, cerrahi işlemler, akne ve sivilce gibi oluşumlar yara izi ve skar meydana gelmesine neden olan etkenler arasında sayılabilir. Yara izi ve skar oluşumunu engellemek adına, sivilce ve akneleri kurcalamamak, sıkmamak, cildin kendi kendisini onarmasına izin vermek anlamında faydalı olacaktır. Deri yüzeyinde yara ve kesik, yanık gibi nedenler ile meydana gelen kabuklanma sürecinde kabuğu koparmamak ve kanatmamak, kendiliğinden düşmesine izin vermek cildin doğal onarım sürecine müdahale etmemek, yara izi ve skar oluşumunu önlemek adına yarar sağlayacak tahriş olmuş cilt yüzeyinin enfekte olmasını engelleyecektir.

Yara İzi ve Skar Çeşitleri

Yara izi ve skar çeşitleri, meydana geliş şekillerine göre farklı olarak kategorilendirilebilirler; küçük kesikler ve cerrahi işlemler neticesinde oluşan yara izleri, genellikle çok fazla belirgin olmamakla birlikte görüntüleri estetik açıdan cildin geneline göre daha koyu bir pigmente sahiptir ve ilk oluşumlarından itibaren zaman geçtikçe renkteki koyuluk solmaya yatkın bir eğilimdedir. Akne ve sivilcelerin neden olduğu yara ve skar izleri, özellikle yoğun bir şekilde ergenlik sivilcesi problemi ile karşı karşıya kalan bireylerde çok yaygın olarak gözlenmektedir. Derin akneler, iyileştikten sonra cilt yüzeyinde çukurlu bir görüntü oluşturabilirler, bu nedenle özellikle göz önünde olan yüz bölgesinde oluşan yara izleri ve skarlar, kişilerde estetik kaygıya bağlı olarak meydana gelen özgüven eksikliği ve psikolojik sorunlara yol açabilmektedirler. Dolayısıyla yara izlerinin uygun yöntemler ile tedavi edilmesi kişlerde cilt görünümünün kusursuz ve estetik açıdan göze hoş görünmesini sağlamak açısından oldukça önem taşımaktadır. 

Yanık gibi istenmeyen durumlardan sonra kalan yara izleri, genel olarak cilt yüzeyinde doku kaybı gibi durumlar ile de ortaya çıkan kontraktür yara izi adı ile adlandırılan tipte izler de kategori içinde yer alırlar. Cilt yüzeyinde gergin ve elastikiyetini kaybetmiş bir yapı oluşturdukları için rahatsız edici ve ağrılı olabilen kontraktür yara izleri, yine mevcut tedavi şekilleri ile mümkün olabildiğince hafifletilebilmektedirler. Cilt yüzeyinde deformasyon yaratabilecek su çiçeği ve benzeri hastalıklar neticesinde ortaya çıkabilecek yaraların bıraktığı izler ile, sivilce ve akneler sonrasında ciltte oluşan izler,  atrofik yara izleri olarak adlandırılırlar. Cilt yüzeyinde çatlak bir görüntüye sebep olan ve adına stria denilen izler ise, sıklıkla gebelik esnasında oluşabilmekle birlikte, çok sık kilo alıp verme gibi durumlar neticesinde de karşılaşılabilen izlerdir. Yaralar iyileşirken kabuklanma döneminde fazla hücre üretimi nedeniyle ortaya çıkan keloidler, iz bırakan farklı bir yara çeşididir. Keloid ile benzer özellikler taşıyan fakat keloidden farklı olarak; kabarık bir görüntü değil, deri yüzeyinde kırmızı renkte ve belirgin bir halde oluşabilen hipertrofik yara izleri de istenmeyen izlere bir örnek olarak çeşitlendirilebilirler.

Yara İzi ve Skar Tedavisi Yöntemleri

Yara izi ve skar tedavisi yöntemleri, günümüz teknolojisinde oldukça ileri bir seviyede olan estetik cihazlar sayesinde, konusunda uzman hekimler tarafından yara izlerinin özelliğine göre çeşitli şekillerde uygulanabilmekte ve farklı tedavi seçenekleri ile yüksek oranda başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir. 

Yara İzi ve Skar Tedavisinde Cerrahi Uygulamalar

Genellikle çok fazla başvurulması tercih edilmeyen bir uygulama olmasına rağmen, geniş yüzeyli ve diğer yöntemler ile tedaviye cevap vermeyen yara izi ve skarlı dokunun, cilt yüzeyinden cerrahi olarak kesilmek suretiyle uzaklaştırılması ve hasarlı dokunun yerine yeni doku oluşumunun sağlanması prensibi ile uygulanan cerrahi tedavi şekli, gerek duyulduğu takdirde başvurulan bir yöntem olarak yara izi ve skar tedavilerinde kullanılmaktadır. Problemli dokunun yüzeyden uzaklaştırılması işleminin akabininde, yeni oluşan hücrelerin tekrar hasarlı bir şekilde iyileşmesi gibi belli bir riske sahip olan bu yöntem, farklı tedavi yöntemleri ile de desteklenir ise çok daha başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.

Yara İzi ve Skar Tedavisinde İlaç yöntemi

Yara izi ve skarın mevcut bulunduğu bölge üzerine, steroid kremler uygulanması suretiyle gerçekleştirilen tedavi şeklidir. Steroid kremler, kortizon içerdikleri için, yara izinin düzenli uygulama sonucunda daha az görünür hale gelmesi ve koyulaşan renk pigmentlerinin  açılabilmesi mümkün olabilmektedir. Hekiminiz kontrolü ve reçetesi ile, yara izinin çeşidine ve niteliğine göre tedaviye cevap verebilen bir uygulama olarak kullanılmaktadır. 

Yara İzi ve Skar Tedavisinde Fraksiyonel Lazer

Fraksiyonel lazer tedavisi, ciltte onarım ve yenileme ihtiyacı içeren her türlü yara izi skar, güneş ve  yaşlılık lekeleri, kırışıklık ve çatlak tedavisi gibi Problemlerin giderilmesinde kullanılabilen geniş kapsamlı bir tedavi olanağı sunan son sistem teknoloji ile üretilmiş ve FDA tarafından tamamen onaylanmış olan Fraxel Dual cihazı ile uygulanan ve son derece başarılı ve kalıcı çözümler ortaya çıkaran bir yöntemdir. Yara izi ve skarların yok edilmesi esnasında herhangi bir ağrı ve acı duyulmadığından dolayı, konforlu ve etkin bir tedavi yöntemi olarak bir çok danışanımız tarafından sıklıkla tercih edilmekte ve uygulanmaktadır.

Fraksiyonel lazer ile, cildin derin katmanlarına lazer yardımıyla cilt yüzeyinde onarım ve iyileşme sağlayan kolajen üretiminin arttırılması sağlanarak yara ve skar izlerinin yok edilmesi hedeflenmektedir.

Yara İzi ve Skar Tedavisinde PRP Yöntemi

PRP uygulaması, cildin alt katmanlarından  üst yüzeyine doğru yenileme gösterecek bir şekilde kolajen üretimini artırmak ve cildin elastikiyetini, onarılmasını sağlamak amacıyla yapılan yaygın bir tedavi yöntemidir. Kişinin kendi kanından elde edilen trombositlerden zengin olarak hazırlanan plazma, hücre yenilemesini sağlamak amacı ile kişilerdeki yara izi ve skar dokusunun bulunduğu yüzeyin altına enjekte edilerek kolajen üretiminin tetiklenmesi suretiyle cilt yenilenmesi ve yara izlerinin yok olması prensibi ile uygulanmaktadır.Yara izi ve çıkarların niteliğine göre, Bazen tek başına, bazen de lazer tedavisi ile desteklenerek uygulanarak son derece etkili sonuçlar alınabilmektedir.

Yara İzi ve Skar Tedavisi Fiyatları

Yara izi ve skar tedavisi fiyatları, İz ve skarların büyüklüğüne derinliğine ve farklı özelliklerine göre çeşitlilik gösterebilmekte olup, iletişim hattımızdan randevu alıp kliniğimizde uygulanacak muayene sonrasında net bir fiyat bilgisi elde etmeniz mümkün olacaktır. Ayrıca Sağlık Bakanlığı kuralları gereği, internet sitelerinde sağlık işlemleri için fiyat belirtilmesi doğru değildir. Bu nedenle yara izi ve skar tedavisi yaptırarak daha düzgün görünümlü ve estetik bir cilt yapısına kavuşabilmek için +902122414624 numaralı telefondan kliniğimizi arayarak yara izi ve skar tedavisi hakkında detaylı bilgi alabilir ve randevu oluşturabilirsiniz.